16. el-Kahhâru (öfkesi ve cezası şiddetli olan; her varlığa hakim olan ve üstün gelen):

 

Allah’ın (c.c.) dini peygamberimizin (s.a.s) hayatıyla,  sözleriyle, yani sünnetiyle ve Kuran-ı Kerim’le ortadadır. Buna inanmayıp karşı gelenleri Allah (c.c.) el-Kahhâr güzel ismiyle kabir hayatında ve ahirette cehennem ateşiyle yakılmak suretiyle cezalandıracaktır. Müslümanlar tövbe edemedikleri günahları için önce azap görüp sonra kurtulacaklardır.

 

Allah’a (c.c.) şirk koşmak veya O’nu inkar etmek niçin ebedi bir cezaya neden olmaktadır? Halbuki insan ortalama olarak bu dünyada altmış, yetmiş yıllık bir ömür sürmektedir. Bir insanın Allah’a (c.c.) şirk koşması veya O’nu inkar etmesi niçin böyle ağır bir cezayı gerektirmektedir? Bunun neresinde adalet bulunmaktadır? Kuşkusuz Allah (c.c.) kullarına karşı zerre kadar zulüm etmez. Yaptığı ve hükmettiği her şey mutlak bir adalete dayanır. Bunu da gereği şekilde ancak ahirette daha iyi kavrayabileceğiz. Öncelikle bu ağır cezaya hak dinin tebliği ile karşılaşan ve buna rağmen bu tür ağır günahında ısrar eden kişi muhatap olmaktadır. İkinci nokta ise böyle bir kimsenin her ne kadar bu tür ağır günahı belli bir ömürle sınırlı olsa da yaptığı tahribat evren çapındadır. Sonsuzdur. Çünkü evrendeki ve yeryüzündeki her şey Allah’ın (c.c.) varlığı ve birliğinin delillerini haykırmaktadır. Hatta o kişinin vücudu, ruhu, nefsi, iradesi de Allah’ın (c.c.) varlığı ve birliğine işaret eden ayetlerdir. Allah’a (c.c.) şirk koşan veya O’nu inkar eden kişi işte tüm yaratılmışlara karşı böyle büyük bir suç işlemektedir. Onun bu ağır günahına her biri kendi hal diliyle karşı gelmekte, ondan davacı olmaktadır. Böyle birisi için de ebedi azap adalete uygun düşmektedir.

 

Kuran-ı Kerim’de El-Kahhâr,  genellikle el-Vâhid  (Allah [c.c.] birdir) güzel ismi ile birlikte kullanılır. Allah’ın (c.c.) birliği ile el-Kahhâr güzel isminin anlamı düşündürülmek istenir. Bu münasebetle öfkesi ve cezası şiddetli olan Allah’ın (c.c.) her bir varlığa hakim ve üstün olması belirtilmek istenmektedir. Her şeyi yoktan yaratan bir ilah olduğuna göre bu birlik anlayışı ile Allah (c.c.) her şeye hakim ve üstündür. Evrende başka ilahlar olsaydı bu hakimiyet ve üstünlük zedelenecekti. Her canlı varlık O’nun koyduğu ilahi yasa ile ölmektedir. Ölüm bu hakimiyetin ve üstünlüğün en göze çarpan yönüdür. Öldükten sonra Allah (c.c.) insanları hesaba çekecek, iyileri ödüllendirip kötüleri cezalandırılacak ve ahirette Allah’ın (c.c.) mutlak hakimiyeti ve üstünlüğü bütün açıklığı ile ortaya çıkacaktır.

 

Kula düşen görev, Allah’ın (c.c.) el-Kahhâr güzel ismini zikirle yüceltmek  ve O’nun el-Kahhâr güzel isminden er-Rahîm güzel ismine sığınmaktır.